Tekirdağ’ın Saray ilçesinde yaşayan Cenk Bozkurt isimli yurttaş, Ekrem İmamoğlu tahliye edilene kadar sakalını kesmeme kararı aldı: “Sadece siyasetçilere değil, bireylere de sorumluluk düşüyor.”

Trakya Politik İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması, yalnızca siyasi ve hukuki çevrelerde değil, yurttaşların vicdanında da derin bir sarsıntı yarattı. O tepkilerden biri de Tekirdağ’ın Saray ilçesinden geldi. Cenk Bozkurt isimli yurttaş, İmamoğlu tahliye edilene kadar sakalını kesmeme kararı aldı.

“HİÇBİR ŞEY OLMAMIŞ GİBİ DAVRANAMAYIZ!”

Her sabah tıraş olmayı alışkanlık haline getirmiş, sakal bırakmaktan hoşlanmayan bir birey olarak bu kararın kendisi için kolay olmadığını belirten Bozkurt, yaşanan sürecin sıradan bir hukuki mesele olmadığını, bir adalet travması olduğunu vurguladı.

“Bu ülkede artık hiçbir şey olmamış gibi davranamayız” diyen Bozkurt, protesto kararını şöyle anlattı:

“Her gün yüzümü tıraş ederken içimde hissettiğim o huzur, bu haksızlık karşısında yerini utanca bıraktı. Artık aynaya baktığımda, bu adaletsizliği unutmadığımı kendime hatırlatmak istiyorum. Bu yüzden sakal bırakıyorum. Belki küçük bir şey gibi görünür ama birey olarak iç dünyamdan topluma doğru yayılan bir tepki bu.”

Bozkurt’un sivil itaatsizlik olarak tanımladığı bu kişisel protesto, sadece kendisine değil çevresine de tesir etmiş durumda. Sosyal çevresinde bu davranışıyla farkındalık yarattığını belirten Bozkurt, “İnsanlar soruyor, neden böyle bir karar aldın diye. İşte tam da bu soruyu sordurtmak istedim. Böylece bir vicdan hareketi başlıyor,” diyor.

BU SES YANKI BULACAK MI?

Tüm yurttaşlara benzer vicdani tavırlarla bu süreci görünür kılma çağrısı yapan Bozkurt, protestosunun toplumsal boyut kazanabileceğini ifade etti:

“Herkes sakal bırakmak zorunda değil. Ama her mahalleden, her ilçeden bir kişi kendi yöntemince bu adaletsizliğe karşı durduğunu gösterse, bu sessizlik duvarı çatlamaya başlar. Kadınlar da kendilerine uygun bir eylem tarzı seçebilir. Önemli olan ‘bir şey yapamıyoruz’ çaresizliğine karşı, bireyin gücünü hatırlamak.”

Bozkurt’un bu çıkışı, Türkiye’de sivil itaatsizlik eylemlerinin gündelik hayatta nasıl karşılık bulabileceğine dair dikkat çeken bir örnek olarak değerlendiriliyor. İmamoğlu’nun tutukluluğu sürecinde daha fazla yurttaşın bu tür bireysel protestolarla sesini yükseltip yükseltmeyeceği ise merak konusu. Ve elbette Tekirdağ’ın Saray ilçesinden yükselen bu gibi sessiz çığlıkların Beştepe’deki Saray’ı ne zaman ve nasıl etkileyeceği de merak edilenler arasında…