Lüleburgaz Belediyesinin “Kimse yatağına aç girmesin” sloganıyla hayata geçirdiği Sevgi Mutfağı, 2020 yılından bu yana ihtiyaç sahibi yurttaşların sofrasına sıcak yemek, kente ise güçlü bir dayanışma kültürü taşıyor. Günde en az 3 çeşit yemek hazırlanan mutfakta, yemekler doğrudan ihtiyaç sahiplerinin evlerine ulaştırılıyor.

Belediyenin sosyal destek politikalarının önemli ayaklarından biri haline gelen Sevgi Mutfağı’nda çalışmalar günün ilk ışıklarıyla başlıyor. Ekipler, “Alan el veren eli görmeyecek” anlayışıyla, kimlerin yardım aldığını gizli tutarak, onur kırmadan dayanışmayı büyütmeyi hedefliyor. Böylece Lüleburgaz’da paylaşma ve dayanışma kültürünün kurumsal bir yapıyla sürdürüldüğü vurgulanıyor.

Sevgi Mutfağı’nda görev yapan aşçılardan Özlem Baysal, bu çalışmanın kendileri için yalnızca bir iş değil, aynı zamanda manevi bir sorumluluk olduğunu anlatarak şunları söyledi:

“Bir insanın hayatına dokunmak gerçekten çok güzel bir duygu. Özellikle bu kış aylarında bir kase sıcak çorbanın sofralara gitmesi ve kimsenin yatağına aç girmemesi bizi çok mutlu ediyor.”

Mutfağın bir diğer önemli boyutunu ise gıda güvenliği oluşturuyor. Alanında uzman aşçıların görev yaptığı Sevgi Mutfağı’nda tüm yemekler gıda standartlarına uygun biçimde hazırlanıyor. Pişirilen her yemekten numune alınarak belirli sürelerle saklanıyor, bu sayede üretim süreci kayıt altına alınarak denetlenebilir hale getiriliyor. Uygulanan sıkı kontrol mekanizması sayesinde yurttaşların kendilerine ulaştırılan yemekleri gönül rahatlığıyla tüketebildiği belirtiliyor.

Sevgi Mutfağı, ekonomik krizin derinden hissedildiği bir dönemde yalnızca karın doyuran değil, aynı zamanda kentte dayanışma duygusunu güçlendiren bir sosyal belediyecilik örneği olarak öne çıkıyor.