Dolar 41,3678
Euro 48,5260
Altın 4.846,47
BİST 10.322,92
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Tekirdağ 27°C
Parçalı Bulutlu
Tekirdağ
27°C
Parçalı Bulutlu
Cum 27°C
Cts 28°C
Paz 26°C
Pts 26°C

Millete Emanet: Yavuz Oğhan’dan Ustalık İşi…

12 Eylül 2025 12:44
79

Yavuz Oğhan’ın kaleminden çıkan Millete Emanet, yalnızca bir siyasi portre yahut bir seçim hikâyesi değil; yakın tarihimizin en çetin imtihanlarına, direnen demokrasinin nabzına tutulmuş bir stetoskop gibi ülke siyasetinin son keskin dönemecini anlatıyor. Kitabın sayfalarını çevirirken, 2019’da iptal edilen İstanbul seçiminin o gerilimli atmosferinden 2025’in adaylık sürecine kadar uzanan bir yolculuğa çıkıyoruz. Bu yolculuk, yalnızca Ekrem İmamoğlu’nun değil, milyonların demokrasi arzusunun hikâyesi…

Oğhan, gazeteci titizliğini edebi bir anlatının sıcaklığıyla buluşturuyor. Her satırda, sokakta yankılanan sloganların, meydanlarda açılan bayrakların, bir çocuğun “Her Şey Çok Güzel Olacak” diye fısıldayışının izini sürüyor. Önsözünde Özgür Özel’in, sonsözünde İmamoğlu’nun söz aldığı bu kitap, bir liderin öyküsünü anlatırken aslında bir halkın iradesini edebiyata taşıyor.

Kitapta okur, sadece siyasal kavgaların değil, insana dair öykülerin de izini buluyor. Sandık başında sabahlayan gönüllüler, adliye koridorlarında direnen gençler, yasaklara rağmen inancını yitirmeyen anneler… Bunlar, Türkiye’nin demokrasi atlasına işlenmiş yeni motifleri ve darbeler tarihine alışkın olan ülkemizde darbelerin de direnişlerin de şekil değiştiğinin göstergesi kitapta akıllıca işlenmiş.

Millete Emanet, suya yazılmış bir umut değil; tam tersine taşlara kazınmış bir çağrıdır. Oğhan’ın dili, belgesel gerçekliğiyle roman kurgusunu iç içe geçiriyor. Okur bazen bir haber bülteni izliyormuş gibi, bazen de bir epik destanın içinde ilerliyormuş gibi hissediyor.

Siyasi gelecek açısından ise bu kitabı, bir önsöz gibi okumak gerekir. Türkiye, demokrasiyi yeniden tanımladığı bir kavşakta duruyor. İktidarın baskıcı yöntemleri, sandığın ötesinde kurulan barikatlar, toplumu derin yaralara sürüklüyor. Ancak Millete Emanet bize gösteriyor ki, umut örgütlenebilen, sabırla direnen, adalet için ortaklaşabilen milyonların elinde hâlâ diri bir biçimde duruyor. Bu da Türkiye’nin önümüzdeki yıllarında, tıpkı 2019’da olduğu gibi, yeniden sandık mucizelerine tanık olunabileceğini işaret ediyor.

Burada bir parantez açmak gerekirse… İlk genel seçimde sokağın ve eylemin gücünün sandığa yansıyacağını 12 Eylül’den bu yana belki de ilk defa bu kadar kuvvetli göreceğiz. Çünkü 12 Eylül’den bu yana solu ezmek için kullanılan tüm yöntemler, şimdi bambaşka pratiklerle yeniden zorlanıyor sokakta. Sokaksa sandığın kilidini açacak bir anahtar gibi orta yerde duruyor. Ve belki başka bir yazının konusu ama CHP lideri Özel sokağın ve solun motivasyonunu geniş kitlelere aktarmayı çok iyi biliyor. 12 Eylül’den beri kafasına vurulan solu, geniş halk yığınlarına tanıtıyor.

Ve belki de kitap, yalnızca bugünü değil, yarını yazıyor: Bir gün, bu dönemi geriye dönüp okuyanlar, “Millete Emanet”in Türkiye’nin demokrasi serüveninde bir kilometre taşı olduğunu görecek. Çünkü bu eser, yalnızca bir liderin değil, bir halkın iradesini edebiyata teslim ediyor. Bu bağlamda bir propaganda kitabı gibi görülen bu yapıtın, aslında Oğhan’ın bir nakış gibi işlediği yazın sanatıyla bezenmese asla bu denli etkili olamayacağının da hakkını teslim etmek gerekiyor.

Kitabın çoğu kısmı Nâzım’ın dizelerini anımsatıyor:

Annelerin ninnilerinden
                              spikerin okuduğu habere kadar,
yürekte, kitapta ve sokakta yenebilmek yalanı,
anlamak, sevgilim, o, bir müthiş bahtiyarlık,
anlamak gideni ve gelmekte olanı.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

Trakya Haber

Trakya Politik

Trakya Gazetesi