Müflis siyasilere mayın eşeği olmak
Önceki dönemde Cumhuriyet Halk Partisi’nin Genel Başkanı olan Kemal Kılıçdaroğlu, Pazartesi akşamı kendisine yakınlığıyla bilinen KRT ekranlarında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Çok kısa özetlemek gerekirse, Kemal Kılıçdaroğlu Kurultay sürecinden bu yana duyduğumuz demeçlerin dışında iki önemli çıkış yaptı. Birincisi, “Yeniden Genel Başkan adayı olur musunuz?” sorusuna verdiği yanıt oldu: “Buna delege karar verir. Delege isterse, neden olmasın.”
*
Elbette Kılıçdaroğlu’nu akılcı, bilimsel, dürüst tavrı ve geçmişiyle biliyoruz. Yukarıda bahsi geçen yanıt, aklı başında siyaset okuması yapabilen bir liderin vereceği bir yanıt değildir. Tüm inancı, stratejisi ve bilinci yeniden genel başkan olma hedefine kilitlenmiş birinin vereceği yanıt ise hiç değildir. Böyle bir hedefi olan kişi dengeleri gözetir, süreci izler veya hiçbir şey yapamıyorsa kendisine sıranın gelmesini bekler. Kılıçdaroğlu’nun çeperinde gözünü hırs bürümüş dar bir kitlenin kendisini sürekli yanlış yönlendirdiği aşikâr. Üstelik bunun kendisine ve partiye zarar vereceğini bile bile yapıyorlar.
*
Bütün siyasi hayatı “Tavşana kaç, tazıya tut” diyerek geçenlerin, artık mümkünse Kılıçdaroğlu’nun yakasından elllerini çekmesi gerekmiyor mu? Kurultay’ın ikinci turunda kendisine “Çekilemezsin, buna izin vermeyeceğiz” diyen meczupların bu tavırları anlaşılan o ki son bulmayacak. Kemal Bey’in Türkiye siyasi hayatındaki hak ettiği yerde duramaması, bugüne dek kendi elleriyle yontuğu heykeline, üst üste deforme edici darbeler vurması çok acı, değil mi?
*
Kılıçdaroğlu’nun aynı programda yaptığı ikinci çıkış dikkatlerden kaçmış olabilir. En az ilki kadar önemli olan bu çıkışta yerel seçimler konuşulmuyorken Kılıçdaroğlu şu şekilde konuştu: “Burcu Köksal’ın Afyon’dan aday olacağı bir buçuk, iki yıl önceden belliydi. Kendisine dedim ki, ilk önce şuradan gidip çalışmaya başlayacaksın.”
Nerden baksan tutarsızlık
Önceki ve önümüzdeki Kurultay süreci de bir yana, CHP’nin en başarılı yerel seçimi süreci olan 30 Mart 2024’e gönderme yaparak Kemal Bey neyi hedefliyor? Burcu Köksal’ın kendi yerelinde milliyetçilik temelinde yaptığı marjinal çıkışla elde ettiği başarının, kendisini CHP’de yeniden lider koltuğuna oturtacağına mı inanıyor? Hoş, buna inanıyorsa neden aynı programda Selahattin Demirtaş’ı ziyarete gideceğini söylüyor? Selahattin Demirtaş’ı neden dokunulmazlıkların kaldırılmasına onay verdikten sekiz yıl sonra ziyarete gidiyor? Nerden baksan tutarsızlık.
*
Bütün bunlar biz ne anlatıyor? Türkiye siyasetinde halen büyük bir kıymeti bulunan Kılıçdaroğlu üzerinden bazı ucuz kasaba kurnazları politika kurmaya çalışıyor. Bırakın siyasi ömrünü, insan ömrünün sonuna yaklaşanların, önünde daha uzun yıllar bulunan belediye başkanları üzerinden oyun kurmaya çalışması biraz komik oluyor. Trakya’ya bakınca bu çok daha iyi anlaşılıyor.
Mayın eşeği belediye başkanları
Bir dönemlik ömrü olan birkaç belediye başkanının iki ay geçmeden Kılıçdaroğlu’nu da yanlış yönlendiren bu siyasi fosilleri ilah gördüklerini, daha da önemlisi tuzaklarına düştüklerini gözlemliyoruz. Ancak Kurultay öncesi Kılıçdaroğlu’nu destekleyen, fakat gelinen süreçte kendi siyasi ömrünü de, CHP’yi de, ülkeyi de tehlikeye atmayacak daha deneyimli olanlar (şerbetliler) çok daha temkinli davranarak doğrusunu yapıyorlar. Bu şerbetli belediye başkanları, önden “mayın eşeği” olarak gönderilen acemi belediye başkanlarının tehlikeli patikaya salınmasını da büyük ihtimalle içlerinden kıs kıs gülerek izliyorlar.
*
Temennimiz, Kılıçdaroğlu’nun da, yeni yetme belediye başkanlarının da kendi yakalarını “müflis tüccar” konumundaki siyasilerden bir an önce sıyırması yönündedir. Gayrısı, biyolojik ömrünü de tamamlamakta olanlara mayın eşekliği yapmaktan başka bir şey değildir.