İyi ki bir tuvalet yaptın İmamoğlu!
Her ne kadar İstanbul apayrı bir dünya olsa da, suyun beri tarafı da Trakya’ya dâhil… Dolayısıyla yerel yönetimler anlamında İBB ve İmamoğlu da bizim alanımıza giriyor. Zaman zaman Trakya gündeminin merkezine İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni de koyacağız.
*
Esenler Otogarı olarak bildiğimiz Büyük İstanbul Otogarı’nda dönüşümün ikinci yılını kutluyoruz. “Kutluyoruz” çünkü ortada gerçekten kutlanması gereken bir mesele var. Bunu ancak yaşayan bilir.
*
Son yirmi yıldır hepimizin yolu en az birkaç kez bu otogara düşmüştür. Otogarın alt kısmı korku filmlerini aratmıyordu. Gece üst tarafta yürürken bile insanlar can güvenliğinden kuşku duyuyordu. Yemek yiyebileceğiniz yerler hijyen kurallarına uygun değildi. Satın alacağınız her şey fahiş fiyattan satılıyordu. Döner tezgâhlarının başındaki Taliban görünümlü insanlara ne demeli?
*
Ve tuvaletler… Keskin bir idrar kokusunun sizi karşıladığı demir bir kafesten içeri girmeye çalıştığınızda tiksintiyle karışık korku duygusu bedeninize hâkim oluyordu.
*
İBB’nin yaptığı çalışma sonucu buralar pırıl pırıl oldu. Ve hatta tuvalet ücretleri de düşürüldü. İstanbulkart’la ödeme seçeneği getirildi. Görmeyenler, sırf değişim sözcüğünün ne olduğunu idrak etmek için gidip görsünler. Yarınlara dair umudunuz artacaktır.
*
Neymiş efendim? İyi ki bir tuvalet yapılmış. İki yıldan beri bunu anlatıp duruyorlarmış. Bunu yapmak zaten belediyenin asli göreviymiş… Evet öyle. Normal olandan o kadar uzaklaşıldı ki AKP’nin yönetiminde, normal olan uygulamalar bile umut kaynağı haline geldi.
*
Mesele kuşkusuz salt tuvalet meselesi değildir. Mesele bir düzen ve zihniyet meselesidir. Oradan sökülüp atılan şey sadece toz, kir, pislik değildir. O otogardan sökülüp atılan şey bir düzenin pisliğidir. O korkunç tuvaletleri işleten kişiler kimlerdi mesela? Biliyor musunuz?
*
Her düzen kendi suretini hayata yansıtır. AKP’nin İstanbul’a yansıttığı suret, o otogarın tuvaletleri gibiydi. Çünkü o tuvaletleri işleten ve adeta para basan kişiler, halka daha iyisini sunma gereği duymuyorlardı. Kimdi bu insanlar? Alt katlardaki depoları gaspedenler bu gücü nereden alıyorlardı?
*
Mesele, düzen meselesidir. Ve buram buram pislik kokan o eski düzen, bugün çatır çatır değişmektedir.