Türk-İş açlık pazarlığı yapıyor
Kıymetli okurlarım, 2023 yılında geçerli olacak asgari ücret için komisyon toplandı, görüşmeler başladı. İkinci toplantısını da 14 Aralık’ta yaparak kararını açıklayacak olan komisyondan çıkacak sonuç, sadece asgari ücretlileri değil, bütün memleketi yakından ilgilendiriyor. Çünkü genel ücret seviyesi, kıdem tazminatı tavanı ve pek çok başka hesaplamada asgari ücret baz alınıyor.
Bütün bunlar bir yana, bugünkü toplantıya girmeden önce kameraların karşısına geçerek açıklamalarda bulunan Türk-İş Başkanı’nın söyledikleri beni hem üzdü hem şaşırttı. Türk-İş Başkanı Ergün Atalay, pazarlığı bekar bir işçinin açlık sınırı olan 7 bin 785 liradan başlatacaklarını söyledi. Bunu söylerken de asgari ücretlilere örnek verdi: “Bartın’da bir terzinin çırağı, Artvin’de bir kasabın çırağı…” Türk-İş Başkanı’na göre memlekette sadece çıraklar asgari ücretle çalışıyor. Oysa istatistikler bize toplam çalışanların yaklaşık yüzde 60’ının asgari ücret aldığını, bu ücretle ev kirası ödediklerini, ailelerinin geçimini sağlamaya çalıştıklarını, çocuk okuttuklarını söylüyor.
Türk-İş’in, çoluk çocuk sahibi milyonlarca asgari ücretli için bir kişinin açlık sınırından başlatacağı pazarlıkta bir eksik hesabı daha var. O da söz konusu 7 bin 785 liranın, kasım ayında bekar bir işçinin açlık sınırı olması. Ekimde bu tutar 7 bin 425 liraydı. Yani ekimden kasıma sınır yüzde 4.84 yükseldi. Bu enflasyon ortamında kasımdan aralığa da yüzde 5 civarı yükseliş olacağını dikkate alırsak aralık ayında açlık sınırı 8 bin lirayı aşacak. Ocakta, yani yeni asgari ücret yürürlüğe girdiğindeyse açlık sınırı muhtemelen 8 bin 500 lira düzeyinde olacak.
Türk-İş gibi köklü bir konfederasyonun bu hesapları yapamamış olduğunu düşünmek bile abesle iştigal. O halde masaya, işçileri aç bırakacak bir rakam talep ederek oturmanın bambaşka bir hesabı, mantığı var sanırım ki onu da biz fanilerin anlamasına imkan yok!