Savulun, Bay Kemal geliyor

Millet İttifakı’nın son “Altılı Masa” toplantısı bugün gerçekleşecek. Toplantıda adayın belirleneceği, ancak bugün deklare edilmeyeceği gelen kulis bilgileri arasında yer alıyor. Masada ismi duran en güçlü aday adayı (hatta adaylığına kesin gözüyle bakılan isim) herkesin tahmin ettiği üzere Kemal Kılıçdaroğlu olacak. Pekâlâ, bu sürece nasıl gelindi?
*
Ancak adayın açıklanmamasının ardında Adalet ve Kalkınma Partisi’nin seçim sürecine dair gizli bir ajandasının olabileceği kuşkusu yatıyor. Erdoğan’ın seçimden çok çekinmesine rağmen 14 Mayıs’ta seçim istiyormuş gibi hareket ederek Yüksek Seçim Kurulu marifetiyle seçimi son dakikada erteletme olasılığı siyasi çevrelerde yabana atılmıyor. İşte bu yüzden toplantı sonrası aday isminin zikredilmesi beklenmiyor.

HER CEPHEDE KİLİT İSİM KILIÇDAROĞLU
Millet İttifakı içerisinde Kılıçdaroğlu’nun adaylığına sürekli utangaç bir çekince koyan İYİ Parti lideri Meral Akşener’e demokrat kamuoyundan gelen tepki dün en yüksek seviyesine ulaştı. 1 Mart Çarşamba akşamı havuz medyasının dışında kalan kanallardaki tüm yorumlarda Akşener’in partisinin çıkarlarını ülkenin çıkarlarının önünde tuttuğu yönündeydi. Kılıçdaroğlu için “kazanamaz” tespitinin çok yakışıksız ve yersiz olduğu birçok yorumcu tarafından dile getirildi. Zira Millet İttifakı’nın diğer bileşenleri için Kılıçdaroğlu doğal aday konumunda bulunuyor.
*
Zafer Partisi’nin başını çektiği milliyetçi ittifak, Altılı Masa’nın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ı aday göstermesi halinde aday çıkarmayacaklarını; aksi halde Muharrem İnce’yi aday çıkaracaklarını, Ümit Özdağ’ın gazeteci Fatih Altaylı’yla olan sohbetiyle açık etmişti. İnce ise ikinci tura kalınması halinde Kılıçdaroğlu’nu destekleyeceklerini katıldığı bir programda dile getirmişti. Dolayısıyla bu cenah önünde sonunda Kılıçdaroğlu’yla yollarını kesiştirmek durumunda kalacak.
*
Öte yandan Sosyalist Güçbirliği’nde ise TKP sosyalist bir aday çıkarılması gerektiğini savunuyor. Ancak özellikle Sol Parti çevresinin önceden BirGün gazetesinde köşe yazarlığı da yapmış olan Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığına yeşil ışık yakmasına kesin gözüyle bakılıyor.
*
Seçimin kaderini belirleyecek olan HDP’nin başını çektiği Emek ve Özgürlük İttifakı herhangi bir bildirge yayınlamasa da bugün itibarıyla niyetini en çok belli eden tarafta yer alıyor. Buna göre ittifak içinde yıldızı son dönemde iyiden iyiye parlayan Türkiye İşçi Partisi’nin ortak adayla çıkma isteği öteden beri biliniyor.

DEMİRTAŞ DÜĞÜMÜ ÇÖZDÜ
HDP’nin kendi adayını çıkaracağı yönündeki girişimler birkaç ay önce gündeme gelmeye başlamıştı. Kürt hareketinde Selahattin Demirtaş ve Kandil arasında derin fikir ayrılıkları olduğu ortadayken, 2016 yılından bu yana hapiste tutulan Selahattin Demirtaş’ın attığı bir tweet adeta düğümü çözen adım oldu.
*
Demirtaş, “Yürü Emek ve Özgürlük İttifakı! Yürü Sosyalist Güçbirliği! Yürü Millet İttifakı! Yürü Bay Kemal! Yan yana yürüyün. Birleştirin, barıştırın ve yeniden inşa edelim, yıkılan bu ülkeyi. Başka çaremiz yok, başaracağız.” ifadelerine yer verdiği mesajında gerekirse Kılıçdaroğlu’nun adaylığına herkesten fazla destek verebileceği şeklinde yorumlanmıştı.
*
Sosyalist çevreleri de kapsayan Emek ve Özgürlük İttifakı’nın yüzde12-13 bandını zorlayabileceği düşünülecek olursa, Akşener’in “kazanacak aday” kaygısını doğrudan çöpe atan Demirtaş, Kılıçdaroğlu’nu aday adaylığında birinci sıraya çıkarmış oldu. Bu hesaba göre oy oranı minimum 11-12 bandında olan İYİ Parti’nin kendi seçmenini konsolide etmesi Kılıçdaroğlu’nu güle oynaya Cumhurbaşkanı yapmaya yetiyor. Kaldı ki, ittifakın diğer partilerinin oyları ve kararsızların büyük bölümü da bu cepheye eklenecek.

ERDOĞAN DEMİRTAŞ’I ÖCALAN’A ŞİKAYET ETMİŞTİ
Selahattin Demirtaş’ın Emek ve Özgürlük İttifakı’nın Kılıçdaroğlu’nu açıktan destekleyebileceği riskini gören Tayyip Erdoğan 2022’nin Ocak ayında yaptığı bir konuşmada şunları söylemişti: “Edirne’deki (Demirtaş) en büyük hesabı İmralı’dakine (Öcalan) verecek. Zannediyor ki her yer şu an tozpembe… Değil! Onların kendi içlerinde ayrı bir hesaplaşmaları var. Ve bu hesaplaşmayı da yapacaklar.”
*
Bilindiği gibi 2019’daki İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinin yeniden yapılması kesinleştikten sonra Abdullah Öcalan’dan tarafsız olunması yönünde mektup geldiği ifade edilmiş; Osman Öcalan TRT Kurdi kanalına çıkartılarak İmamoğlu hakkında olumsuz sözler paylaştırılmıştı. Hatta MHP lideri Bahçeli, Öcalan’ın tarafsızlık çağrısına uymayan HDP’yi çok sert bir dille eleştirmişti. Buna rağmen HDP seçmeni ortak adaydan desteğini çekmemiş; bu adaletsiz durumu protesto eden diğer vatandaşlar da sandığa yüklenerek CHP’nin gösterdiği adayı açık farkla yeniden seçmişti.
*
Hal böyleyken ve hesap ortadayken Kılıçdaroğlu’nun aday olması ve seçilmesi sadece basit bir matematik hesabından ibaret gibi görünüyor. Hesap uzmanı olan Bay Kemal, aday olacağının ve kazanacağının sinyalini yıllar öncesinden veriyor. Arşiv unutmaz. İşte, Kılıçdaroğlu’nun yaptığı o tarihi konuşma: